248 sayfa
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Çeviri: Mina Urgan
29. Baskı: Mayıs 2015
29. Baskı: Mayıs 2015
Bu sene okumayı sürekli ertelediğim kült eserlere öncelik vermek istiyorum, tabi bu hususta ne kadar başarılı olacağım yıl sonunda göreceğiz:/ Zira gündem okuma şevkimi sürekli baltalıyor:(
Ne zamandır okusam okusam diye dolanıp da elimin bir türlü gitmediği ve yine filmini, küçükken yarım yamalak izlediğim Sineklerin Tanrısı'nı seçtim o sebepten:)
Savaştan kaçırılarak daha güvenli bir yere yerleştirilmek istenen ve yaşları 6-12 arasında değişen çocukların bulunduğu uçak, ıssız bir adaya düşer. Başlarında hiçbir yetişkin olmaksızın ne yapacakları konusunda ilk etapta panik yaşayan çocuklar, grubun büyüklerinden Ralph'ı lider olarak seçerler. Aralarında iş bölümü yapmak, çocukları yönlendirmek pek de kolay değildir. Hele ki lider ruhlu Jack'in de gün geçtikçe boyunduruk altında olmaktan hoşlanmadığını belli etmesiyle adada gerilim yükselir.
Konusu itibariyle kitabın adının, çocuk da olsa insanın içindeki kötülüğü simgelediğini az çok anlamıştım ama tam olarak kaynağının ne olduğunu bilmiyordum. Buna ilişkin kafamdaki soruya da Mina Urgan'ın son sözünde cevap buldum. İngilizlerin Beelzebub dedikleri şeytanın, Kutsal Kitap'taki İbranice adı Sineklerin Tanrısı anlamına gelen Ba-al-z-bub'mış efendim.
Kitabın ilk 60-70 sayfası yavaş aktı bana göre ancak ondan sonra elimden bırakamadım!
Müthiş bir kitap! Hele sonu muhteşemdi!
Siz de benim gibi erteleyip de bugüne kadar okumadıysanız daha fazla ertelemeyin derim!
Altı Çizilenler:
Savaştan kaçırılarak daha güvenli bir yere yerleştirilmek istenen ve yaşları 6-12 arasında değişen çocukların bulunduğu uçak, ıssız bir adaya düşer. Başlarında hiçbir yetişkin olmaksızın ne yapacakları konusunda ilk etapta panik yaşayan çocuklar, grubun büyüklerinden Ralph'ı lider olarak seçerler. Aralarında iş bölümü yapmak, çocukları yönlendirmek pek de kolay değildir. Hele ki lider ruhlu Jack'in de gün geçtikçe boyunduruk altında olmaktan hoşlanmadığını belli etmesiyle adada gerilim yükselir.
Konusu itibariyle kitabın adının, çocuk da olsa insanın içindeki kötülüğü simgelediğini az çok anlamıştım ama tam olarak kaynağının ne olduğunu bilmiyordum. Buna ilişkin kafamdaki soruya da Mina Urgan'ın son sözünde cevap buldum. İngilizlerin Beelzebub dedikleri şeytanın, Kutsal Kitap'taki İbranice adı Sineklerin Tanrısı anlamına gelen Ba-al-z-bub'mış efendim.
Kitabın ilk 60-70 sayfası yavaş aktı bana göre ancak ondan sonra elimden bırakamadım!
Müthiş bir kitap! Hele sonu muhteşemdi!
Siz de benim gibi erteleyip de bugüne kadar okumadıysanız daha fazla ertelemeyin derim!
Altı Çizilenler:
"Yüzünü örten boya maskesinin arkasında, utançtan da kurtulmuştu, kişiliğinin bilincinden de."
"Sanki iktidar, bilekleriyle dirsekleri arasındaki kabaran kaslarına yerleşmişti. Sanki otorite, küçük bir maymun gibi omuzuna tünemiş, kulağının dibinde geveze geveze konuşuyordu."
"Hala "efendim, evet efendim" diyen, kasket giyen, okula giden çocuklarmış gibi davranmanın yolu var mıydı? Gün ışığı "evet" diyebilirdi bu soruya; ama karanlık ve ölümün dehşeti "hayır" diyordu."
Kitap Tanıtımından:
"Sineklerin Tanrısı", günümüzde bir atom savaşı sırasında, ıssız bir adaya düşen bir avuç okul çocuğunun, geldikleri dünyanın bütün uygar törelerinden uzaklaşarak, insan yaradılışının temelindeki korkunç bir gerçeği ortaya koymalarını dile getirir. Konusu, R. M. Ballantyne'ın Mercan Adası gibi eşsiz bir mercan adasının cenneti andıran ortamında başlayan bu roman, çağdaş toplumlardaki çöküntünün, insan yaradılışındaki köklerini gözönüne sermek amacıyla Mercan Adası'ndaki duygusal iyimserlikten apayrı bir yönde gelişir. Uygar insanın yüreğinde gizlenen karanlığı deşerken "Sineklerin Tanrısı"; daha çok Conrad'ın kısa romanı "Karanlığın Yüreği"ni andırır. Golding'in romanındaki çocuklar da başlangıçta tıpkı Kurtz gibi, uygar toplumun baskılarından uzak bir örnek düzen kurmak isterlerken, gitgide hayvanlaşır, korkunç bir kişiliğe bürünürler. Bu yönüyle Sineklerin Tanrısı'nın Mercan Adası ile öbür ıssız ada serüvenlerinden ayrıldığı en önemli nokta, ıssız ada yaşamının çetin güçlüklerini ya da mutluluğunu anlatmaktan daha çok, bir insanlık durumunu, kişiler arasındaki çatışma aracılığıyla ortaya koymaya çalışmasıdır.
-Akşit Göktürk-
-Akşit Göktürk-
Bu romanı ve romandan uyarlama filmi çok merak ediyorum.Paylaşımınsa sağlık
YanıtlaSilkitabı önlere almakta fayda var derim:) sevgiler...
SilOkumadım daha önce; ama doğrusu okumak isterim. Bol bol okumalar canım.
YanıtlaSildenk gelirse mutlaka oku bence canım:) teşekkürleeer, hepimiz bol bol okuyalım inş:)
SilAdı etkileyiciymiş. Konusu da gayet iyi. Denk gelirsem kaçırmam :)
YanıtlaSiltempo hızlanınca hele kitap nasıl bitti anlamadım:)
SilKıskandım seni. Benim de okunacaklar listemde en kısa zamanda sipariş edip keyfime bakayım bari :) Bak uslu uslu gidiyorum. Ayraçına, kupana, bardak altına ve püsküvütüne sulanmadan gidiyorum :D
YanıtlaSilay yorumunu okuyunca kahkaha attım yaa:) tiz vakitte bi kampanya çıkar zati karşına;) al şekercim bak keyfine tabi ya;)
Silçok eskiden neredeyse çocukken okumuştum ve şok olmuştum çok sarsıcı bir kitaptır bir daha elime alamadım şahsen .-((
YanıtlaSiloyyyy çocukken okunmamalı bence yaa! zira travma etkisi yaratabilir zannımca:) ama ben de çocukken okusam elime alamazdım!:/
Silo zaman bi deee hayvan çiftliğini okusan yaaaa :)
YanıtlaSileveeeeeet o da var elimde:) şu an furyaya uyup günübirlik hayatları okuyorum ama ondan sonra hayvan çiftliğine başliim o vakit;)
SilSineklerin Tanrısı benim de okuma listemde :)) Önlere çekmeliyim sanırım :)
YanıtlaSilkesinlikle!:)
SilBen bu kitabın filmini izlemiştim, psikolojimi bozmuştu :-( Bu yüzden kitabını okumaya cesaret edemiyorum. Kitap alışverişlerimde defalarca aldım aldım bıraktım. İnsanın ne kadar kötü olabileceğini okumak istemiyorum. Hele çocukların kötüsüne dayanamıyorum.
YanıtlaSilFilmini hiç hatırlamıyorum desem yeridir. Ancak aşağı yukarı konuyu bildiğimden, kitaba korkarak başladım, dayanabilir miyim acaba diye:/ Çocukların bu kadar kötü olabileceğini okumak çok sarsıcı gerçekten! Kitap bitince bir süre kendime gelemedim! Olayın örgüsü, kitabın başından itibaren kontrolsüz bir ortamda çocukların içinde var olan kötülüğün ortaya çıkabileceğine dair yapılan göndermeler ve nihayetinde gözü kararan, kötülüğe teslim olan çocuklar... çok çarpıcı bir anlatım!
Silben de almıştım ve o ilk yavaş aktı dediğiniz yerde sıkılıp bıraktım.. bi müsait zamanda tekrar elime almalıyım demekki..
YanıtlaSilkesinlikle bir şans daha vermelisiniz!:)
Silokuyamadıklarımdan mı ki :D
YanıtlaSiltelafi edersin sen hemen;)
SilSon söz ile her sey yerine oturuyor ama dimi :-)
YanıtlaSilSimon'a cok üzüldüm ve şaşırdım.. distopya da olsa o kadar ileri gidileceğini düşünmemiştim hic
Son söz faydalı olmuş gerçekten:) çocukların olduğu bir yerde bu kadar acımasızlığın da olabileceği çok şaşırtıcı!:/ ama kitap kesinlikle belli bir yaştan sonra okunmalı, Allah'tan çocukken okumamışım, psikolojim bozulurdu valla!
Sil