Yapı Kredi Yayınları
65 sayfa
1. baskı: Derinlik Yayınları, 1980
24. Baskı: Ekim 2014
Sayfa sayısı az ama etkisi büyük, anlamı yoğun kitaplardan biri daha...
Tezer Özlü'nün çocukluğunu, evliliğini, hastanede geçen yıllarını anlattığı bir kitap Çocukluğun Soğuk Geceleri.
Kaldığı hastanede çalışan hemşirenin, gece vardiyasına getirdiği sevgilisinin önünde kendisinden soyunmasını istemesi, elektroşok korkusuyla hemşirenin dediklerini yapması...
Lise öğrencisiyken kendisini odasına kilitleyen ve üzerine saldıran doktorla yıllar sonra yeniden karşılaşmaları...
Elektroşoka direnmenin faydasızlığı karşısında çaresizce çekilen acılar...
Hayatının en mahrem anlarını, anılarını, duygularını büyük bir cesaretle anlatmış; güneşin doğuşuna, doğaya, insanlara bambaşka bir hassasiyetle bakmış yazar.
Kitabı okurken aynı hüznü, aynı kasveti siz de yaşıyorsunuz, ancak garip bir şekilde güneş açıyor ve içinizde umut yeşeriyor...
"Bazı kitaplar, gerçek yaşamdan daha duyarlı, daha büyük boyutlara götürüyor beni." diyor kitabında Tezer Özlü, işte benim de tam olarak anlatmak istediğim bu!
Hayatının en mahrem anlarını, anılarını, duygularını büyük bir cesaretle anlatmış; güneşin doğuşuna, doğaya, insanlara bambaşka bir hassasiyetle bakmış yazar.
Kitabı okurken aynı hüznü, aynı kasveti siz de yaşıyorsunuz, ancak garip bir şekilde güneş açıyor ve içinizde umut yeşeriyor...
"Bazı kitaplar, gerçek yaşamdan daha duyarlı, daha büyük boyutlara götürüyor beni." diyor kitabında Tezer Özlü, işte benim de tam olarak anlatmak istediğim bu!
Altı Çizilenler:
"Yaşam, şimdi ancak kavranılması ve anlaşılması gereken; oysa yaşanması ve gerçeğine inilmesi ilerideki yıllara atılan bir yabancı öğe gibi önümüze getirilmiş. Coğrafya derslerine getirilen yerküre gibi. Kimse yaşadığımız mevsimin, günlerin ve gecelerin yaşamın kendisi olduğundan söz etmiyor."
"Hastalar ancak günlük yaşam içinde, yakınları arasında, davranışlarına hasta denilmeyen insanlar arasında iyi edilebilirler. Çünkü sinir hastalığı da bulaşıcı bir şey. Hem öyle mikrop almakla değil, bir insanın umutsuzluğunu derinden algılamakla bile geçebilir."
"Anlatamayacağım. Bu insanlar "Guguk Kuşu" filmini de, Napolyon'un yaşam öyküsünü de, limana yanaşan beyaz bir yolcu gemisini de, vitrinlerdeki yeni sonbahar giysilerini de aynı gözlerle seyredebiliyorlarsa elimden ne gelir?"
"Onların dünyasında iniş çıkışlar bu denli büyük değil. Onların dünyasında coşku delilik derecesine varmıyor. Onların dünyasında bunalım ölüm korkusuna, belki de ölüm isteğine dönüşmüyor....Onlar işlerine inanmış. Onlar başkaldırmayı savunurken, belli bir düzenin akışındaki yerlerini korumaya çalışıyorlar. Onlar, dolmuşa biner gibi evlenip, iner gibi boşanmıyor."
"Bu kapıların ardına bir kez daha dönmeyeceğimi biliyorum. Böylesi bir sefaleti hiçbir zaman yaşamayacağım. Direnmeliyim. Beni iyileştiren ne şok. Ne de ilaçlar. Beni iyileştiren, bu kliniklere bir kez daha kilitlenme olasılığının verdiği büyük ve derin korku."
"Bazı kitaplar, gerçek yaşamdan daha duyarlı, daha büyük boyutlara götürüyor beni."
"Bu kapıların ardına bir kez daha dönmeyeceğimi biliyorum. Böylesi bir sefaleti hiçbir zaman yaşamayacağım. Direnmeliyim. Beni iyileştiren ne şok. Ne de ilaçlar. Beni iyileştiren, bu kliniklere bir kez daha kilitlenme olasılığının verdiği büyük ve derin korku."
"Bazı kitaplar, gerçek yaşamdan daha duyarlı, daha büyük boyutlara götürüyor beni."
Kitap Tanıtımından:
Tezer Özlü'nün bu ilk romanı, yaşamın yalnızca başlangıcını oluşturmakla kalmayan, sürekli dönülen, belki de hiç çıkılamayan çocukluğu yansıtıyor. Yetişkinlerin, tıpkı çocukluğa olduğu gibi, farklılığa da aman vermeyen dünyasına karşı yazar anıların çıplak gerçekliğine sığınıyor.Tezer Özlü, Türk edebiyatının nostaljik prensesi.
Etkileyi... Güzel tanıtım için telekkürler... Sevgiler...
YanıtlaSilben teşekkür ederim katkınız için:) sevgiler...
SilBu Kafka'nın dediği gibi tam ''insanın içindeki donmuş denizlere vurulan bir balta'' misali bir kitapmış...ben Tezer Özlü Hiç okumadım bir tane okuyayım diyorum ama henüz seçemedim bakalım kısmet :) yorum çok güzel olmuş elinize sağlık...
YanıtlaSilBu sözden sonra Kafka'yı acilen okuma isteği oluştu içimde...Ben ilk romanı olması sebebiyle bundan başladım. Evet insanı gerçekten sarsan bir kitap...Şimdi Eski Bahçe Eski Sevgi'yi okuyorum, henüz başındayım, öykü diye geçiyor ama okuduğum kadarıyla, anılarını( biraz kurgu da katmış olabilir tabi) kısa kısa kaleme almış yazar aslında ...Kitabın arkasında da "yaşamöyküsel esintilerin coşkusundan delici gözlem gücüne kadar, yazarın iç dünyasının panoramasını sunuyor bu kitap." demiş:)
Silteşekkürler katkınız için...
çok güzelmiş ... Bu kapıların ardına bir kez daha dönmeyeceğimi biliyorum. Böylesi bir sefaleti hiçbir zaman yaşamayacağım. Direnmeliyim. Beni iyileştiren ne şok. Ne de ilaçlar. Beni iyileştiren, bu kliniklere bir kez daha kilitlenme olasılığının verdiği büyük ve derin korku."çok ama çok beğendim... teşekkürler
YanıtlaSilben teşekkür ederim katkınız için...
SilNe güzel anlatmissin. Bunu gecenlerde bir blogger arkadasimiz daha anlatmisti. Senden de duyunca kesin alip okuyayim dedim ama birden uzuntu sardi icimi. Cok uzucu geldi bana hayati :( sondan ikinci alinti boğazimda düğüm oluşturdu .bir ara okuyacağım merak ettim hepten. Eline saglik cok guzel yorum olmus. ♥
YanıtlaSilteşekkürler canım:) üzülmemek elde değil malesef:( kitabı moralinin bozuk olduğu bir döneme denk getirme ama bence, daha beter dağıtır insanı sanırsam ki!
SilMerhaba , bir blog etkinliğinde sizi keşfettim ve izleyiciniz oldum sevgilerimle .
YanıtlaSilCafe Tigris
Tigrisdriver.blogspot.com
hoşgeldiniz:) bu blog etkinliği çok faydalı oldu valla:)
Silsevgiler...
hiç Tezer Özlü okumadım ama o kadar çok istiyorum ki okumayı :D
YanıtlaSiloku oku kısacık zaten, senin yorumunu merak ediyorum:)
Silen kısa zamanda okumalısın eylemcim
Silokudum ki :D
Silbi eline almaya bakardı zaten:) bakiciiim senin yorumuna da;)
SilMerhaba, bloğunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım. Bana da beklerim ;) Sevgiler...
YanıtlaSilmerhaba :) hoşgeldiniz , geliyorum hemen:) sevgiler...
Silçook sevdiğim yazar yaaaa. :) abisi de süfer. demir özlü :)
YanıtlaSildemir özlü'yü okumadım, ama sen diyosan onu da ekliim listeme o zaman:)
Silson yazıma bak ama taam mııııı :)
YanıtlaSilay yettim hemencik:)
SilMerakımı celbetti. Hiç duymamıştım daha önce oysa ki. Yazalım bunu da okuma listesine bakalım. Teşekkürler... :)
YanıtlaSilBen teşekkür ederim katkınız için:)
Silgeliyoruuuummmm:)
YanıtlaSilCanım mimledim ben seni :)
YanıtlaSilteşekkür ederim canım:) yapcam en kısa zamanda inşallah:)
SilTüylerimi diken diken eden kadın hele ki hastalık sonrası tanıştım kendisiyle ve hastanelerden çok çektiğim dönemde olunca tüylerim diken diken oldu okurken biraz deli biraz aşk kadını bana göre ve ne olursa olsun ama insan gibi insanmış vesselam bazı düşüncelerimiz uymasa bile ki uycak diye birşey yok bence harika bir yazar ve güzel insan .herkes okumalı tanımalı .sende çok güzel yorumlamışsın.benim bloguma da buyur birgün kahve içmeye :D
YanıtlaSildediğin çok doğru, kitabı okuduktan sonra şöyle bi internette bakındım kim ne düşünmüş ne yazmış diye... güzel yorumların yanı sıra çok acımasız yorumlarla da karşılaştım açıkçası; düşünceler, yaşam şekli uymayabilir ama saygı duymak, biraz olsun anlamaya çalışmak gerekir diye düşünüyorum.
Silteşekkür ederim güzel sözlerin ve de katkın için:) ay gelirim tabi kiii;)
Kitap tanıtımı çok güzel olmuş. Ne zamandır kitap okuyamayan biri olarak canım çekti resmen okumayı..
YanıtlaSilteşekkür ederim, canını çektirdiysem ne mutlu bana:))
SilTezer Özlü'nün tüm kitaplarını çok severim, öyle bir yazmış ki uzatmadan, dallanıp budaklanmadan; insanın içine işliyor, sızlatıyor. Keşke daha uzun bir ömrü ve daha çok kitabı olsaydı.
YanıtlaSilkeşke...insanın aklında hep bir şeyler kalıyor bu genç ölümlerde.."acaba neler yapardı, nasıl güzel eserler ortaya koyardı?"...
Silbu kadar duyarlı bir insandan muhakkak güzel eserler çıkardı
Sil